Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çoksatar Bir Nâzım Romanı: Putlar Yıkılırken

Osman Balcıgil’in son romanı Putlar Yıkılırken* Nâzım Hikmet’i ve kavgasını konu ediniyor. Paris’te eski bir dost ile buluşma; büyük şairin hareketli İstanbul günlerine dönmesine sebep oluyor. Üretken bir yazar olduğunu bildiğim Osman Balcıgil’i daha önce okumamıştım. Kitaplara düşkünlüğümü bilen bir komşumuzun Putlar Yıkılırken’i benim için eve bırakıp şiddetle tavsiye etmesi üzerine bayramı fırsat bilip okumaya koyuldum. Kitabın henüz başlarında bir çoksatar olduğunu fark etsem de epeydir okumak istediğim yazarın romanını öyle hemen bırakmamaya niyetlenmiştim. Putlar Yıkılırken, Nâzım Hikmet’in hem sanatta hem siyasette iki cepheli mücadelesini konu ediniyor. Şüphesiz komünist bir şair için bu iki cepheyi birbirinden ayırmak mümkün değil. Ancak Nâzım bir yandan genç cumhuriyetin seçkinlerine, yazın konusunda Ankara’nın ağır toplarına meydan okurken bir yandan da içerisinde bulunduğu komünist harekette ideolojik-yöntemsel kavgalar veriyor. Resimli Ay’ın genç şairi Nâzı

Küresel Siyaseti Duvarlar Üzerinden Okumak

Uluslararası İlişkiler disiplininde “duvar”, son büyük sistemik kırılmayı, Soğuk Savaş’ın bitişini çağrıştıran önemli bir metafor. Duvarın burada, Doğu ve Batı Almanya’yı ayıran, 1989’da yıkılışıyla yeni bir uluslararası düzenin şekillenişini haber veren Berlin Duvarı’nı tanımladığı herkesin malumu. Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan “Duvar”da küreselleşme sonrası siyaseti bu simgeden yola çıkarak okuyor ve yaklaşmakta olan kıştan haber veriyor. Devlet dışı aktörlerin taşıyıcılığını yaptığı küresel ekonomi, küresel toplum, küresel yönetişim gibi hedefler 1990’lı yıllara damgasını vurmuştu. Soğuk Savaş sonrası dönemde çok uluslu şirketler, sınır-aşırı sivil toplum örgütleri, küresel finans grupları, organize suç şebekeleri küreselleşmenin bayrağını taşıyor; sınırsız, milliyetsiz bir dünya hayalini yayıyorlardı. Sağ veya sol cenahtan, bu hayale muhalif kesimlerde ise küreselleşmenin kapitalizmin yeni bir yüzü, emperyalizmin son evresi olduğu düşüncesi de kısa sürede zemin buldu. Sermaye